En Çok Okunanlar
Özet
The Joint United Nations Program on HIV/AIDS (UNAIDS) tarafından 2020 yılı için belirlenen “90-90-90” hedefi 2030 yılında yeni infekte olanların ve AIDS ile ilişkili ölümlerin sayısının 200 000’den aşağı çekilmesini kapsamaktadır. Bu makalenin amacı, ülkemizdeki HIV epidemisini ve epidemiye verilen yanıtı, UNAIDS’in hedefi bağlamında ele almak ve bu hedefe ulaşmaya ülke olarak ne kadar yakın olduğumuzu irdelemektir. Ülkemizde 2012-2016 arasında yeni olgu sayısının 2.5 kat artmış olduğu dikkati çekmekte; bu sayının, gerçek olgu sayısının çok altında olduğu tahmin edilmektedir. Yıllar içinde heteroseksüel geçişte dikkati çekecek düzeyde bir azalma ve erkekler arasında seksle bulaşmada önemli ölçüde artış görülmektedir. Diğer taraftan, resmi rakamlar, gerçek yaşamdan edinilen verilerle örtüşmemektedir. Yeni tanılarda en yüksek oran 25-34 yaş grubunda görülmekle birlikte, 35-44 yaş grubunun giderek azaldığı, buna karşılık 20-24 yaş grubunun arttığı dikkati çekmektedir. HIV-pozitif olguların %48-52.4’ü geç, %24-30.6’sı ileri evrede tanı almaktadır. Bunun başlıca nedeni, Türkiye’de kilit toplumlar için HIV tarama stratejilerinin bulunmaması ve hastaların önemli bir bölümünün (%35-48.8) hastalık ayırıcı tanısı sırasında tanı almalarıdır. Ülkemiz antiretroviral ilaçlara erişim açısından Orta ve Doğu Avrupa ülkelerine göre iyi konumdadır. HIV Tanı ve Tedavi Kılavuzu’nun yayımlandığı 2013’ten bu yana antiretroviral tedaviye başlamak için CD4 T lenfositi ölçütü aranmamaktadır. Tedavi başlanan olgularda virolojik başarı oranları (%76.6-90) yüksektir. Türkiye, HIV tedavisi ve izleminde komşu ülkelerin çoğundan daha iyi durumdadır. Kararlılık ve uzlaşıyla birlikte hareket edilirse, ülkemizde HIV infeksiyonunun kontrol altına alınması mümkündür.
Cite this article as: Gökengin D. [HIV infection in Turkey: How close are we to the target?]. Klimik Derg. 2018; 31(1): 4-10. Turkish.