En Çok Okunanlar
Özet
Amaç: Günümüzde hem toplumda hem de hastanede gelişen pnömoniler (HGP) mortalite ve morbiditenin önemli nedenleridir. Çalışmamızda, belli bir periyodda yatarak tedavi gören pnömoni olgularının, pnömoni ağırlık indeksi (pneumonia severity index [PSI]) kullanılarak incelenmesini, pnömoninin tipi ve şiddetinin takip ve tedaviye etkisini incelemeyi amaçladık.
Yöntemler: Pnömoni tanısıyla yatan 83 hastanın dosyaları geriye dönük olarak tarandı. Hastalığın şiddetini belirlemek için PSI kullanıldı. İstatistiksel analizler için p değeri <0.05 düzeyi anlamlı kabul edildi.
Bulgular: Yaş ortalaması 70.8±15.4 yıl olan hastaların 50 (%60.2)’si erkekti. Akciğer grafisinde bilateral tutulum 23 (%27.7), plevral sıvı 19 (%22.9) olguda izlendi. Hastaların 67 (%80.7)’si toplumda gelişen pnömoni (TGP) olgusuyken, 16 (%19.3)’sı HGP olgusuydu. Mikrobiyolojik tanı 9 (%56.2) HGP, 6 (%8.9) TGP olgusunda elde edilmişti. Ampirik antibiyotik tedavisine yanıt oranı TGP hastalarında %77.6, HGP hastalarında %31.2 idi (p=0.000). Ampirik antibiyotik tedavisinde modifikasyon sıklığı PSI’si yüksek olan hastalarda anlamlı olarak yüksekti (p=0.001). Mortalite oranı TGP olgularında %5.9 iken, HGP olgularında %43.7 idi (p=0.000). PSI, eksitus olan hastalarda anlamlı olarak yüksek bulundu (p=0.025). PSI ile, hastanede yatış süresi (p=0.000), yoğun bakım ünitesinde kalış süresi (p=0.046) ve tedavi süresi (p=0.002) arasında pozitif korelasyon saptandı.
Sonuçlar: HGP’li hastalarda TGP’li hastalara göre, başlangıç antimikrobiyal tedaviye yanıt oranı daha düşük, yoğun bakım ihtiyacı ve mortalite oranı daha yüksek bulunmuştur. Yatan pnömonili hastalardaki PSI, ampirik antibiyotik tedavi başarısı, hastanede yatış süresi, tedavi süresi ve mortaliteyle ilişkilidir.