En Çok Okunanlar
Özet
Amaç: Bu çalışmada, çocuk kliniğine ishal yakınması ile başvuran hastalarda bakteriyel gastroenterit etkenlerinin belirlenmesi amaçlanmıştır.
Yöntemler: Çocuk acil ve diğer çocuk kliniklerinden gastroenterit etkenlerini belirlemek amacıyla tetkik istenen 487 ishalli hastanın dışkı örneği incelenmiştir. Kabul edilen örneklerden; Salmonella, Shigella, E. coli O157: H7, Campylobacter spp., Yersinia enterocolitica, Vibrio cholerae ve Aeromonas türlerini tespit etmek amacıyla gerçekleştirilen mikroskobik incelemenin ardından uygun kültür yöntemleri ile ekimleri yapıldı. Laboratuvara gelen ishalli çocuk dışkı örnekleri öncelikle mikroskobik inceleme için “eosin methylen blue (EMB)” ile boyanarak incelendi. Daha sonra Salmonella spp. ve Shigella spp. için ilk olarak selenit F çoğaltıcı besiyerine ve sekiz saat sonra da seçici besiyeri olan Salmonella Shigella (SS) agara, Hektoen enterik (HE) ve “xylose lysine desoxycholate” (XLD) agara ekim yapıldı. E. coli O157:H7 suşu için sorbitol MacConkey agara; Yersinia enterocolitica için MacConkey agara; Campylobacter spp. için Campylobacter seçici agara, Vibrio cholerae için Vibrio seçici agara ve Aeromonas spp. ve diğerleri için de %5’lik koyun kanlı agara ekimler yapıldı. İzole edilen şüpheli mikroorganizmalar konvansiyonel yöntemler, biyokimyasal testler, spesifik antikor /antijenler ve VITEK® 2 (bioMérieux, Marcy l’Etoile, Fransa) cihazıyla tanımlandı.
Bulgular: Dışkı kültürlerinden, 19 (%3.9) örnekte Salmonella spp., 7 (%1.4) örnekte Campylobacter spp. ve 3(%0.6)’er örnekte de E.coli O157:H7 suşu ve Aeromonas spp. izole edilmiştir. Salmonella izolasyonu en yüksek oranda HE agarda gözlenmiştir.
Sonuçlar: Çalışmamızda, dışkı kültürlerinden araştırılan çocuk çağındaki gastroenterit bakteriyel etkenler arasında, E. coli O157:H7 suşunun gözlenmiş olması dikkat çekicidir. Bölgemizde özellikle kanlı ishalli dışkı numunelerinde E. coli O157:H7 suşunun araştırılması gerektiği ve çocuklarda gastroenterit etkenlerinin araştırılmasında, Salmonella spp.’ye ek olarak Campylobacter spp., Aeromonas spp. gibi bakterilerin de incelenmesi gerektiği düşünülmektedir.
GİRİŞ
Akut gastroenterit, tüm dünyada çok yaygın olarak görülen sağlık sorunlarından biridir. Özellikle çocuklarda ishal yakınması ile hastaneye başvuru diğer yaş gruplarından daha fazla olup ishal nedeni olarak çoğunlukla çeşitli infeksiyon ajanları sorumlu tutulmaktadır (1).
Bebekleri etkileyen infeksiyöz ishal, dünya çapında morbidite ve mortaliteyi etkileyen önemli hastalıklardandır. Gelişmekte olan ülkelerde yılda 1.5 milyon çocuk ölümünün yaklaşık %88’i ishalin de dahil olduğu hastalıklardan kaynaklanmaktadır (2). Gastroenterit etkeni olan bakteriler arasında Shigella spp., Salmonella spp., Yersinia enterocolitica, Campylobacter jejuni, Aeromonas spp., Vibrio cholerae ve E. coli suşları yer almaktadır (3).
Akut gastroenterit etkenleri, morbidite ve mortalitenin yanı sıra bazı karmaşık sendromik durumlara da neden olmaktadır. Shiga toksini üreten Escherichia coli infeksiyonunu takiben böbrek yetmezliğinin de dahil olduğu hemolitik üremik sendrom (HÜS); C. jejuni infeksiyonunu takiben Guillain-Barré sendromu (GBS); ve Enteroaggregatif E. coli infeksiyonunu takiben ishal ile veya ishal olmaksızın malnutrisyon tabloları karşımıza çıkabilmekte ve bu tablolar ciddi seyreden uzun süreli hastalıklar ile sonuçlanabilmektedir (4). 1989 yılından bu yana, bulaşıcı ishalle bağlantılı olguların bildirilmesi zorunlu olmakla birlikte çoğu olgu sadece klinik tanıya dayanılarak rapor edilmektedir (5).
Gelişmekte olan ülkelerde, modern olmayan laboratuvar koşullarında ishale neden olan bakterilerin çoğunun tanısı ve sürveryansı tam olarak yapılamamaktadır. Bu nedenle etkenlerin belirlenmesi ve özellikle bakteriyel olanların antibiyotik duyarlılıklarının bilinmesinde fayda bulunmaktadır (6).
Gastroenterite neden olan etkenler, bölgelere göre değişiklik göstermekte olup bölgesel olarak olası gastroenterit etkenlerinin bilinmesi, tanı ve tedavinin yönlendirilmesi açısından önem arz etmektedir. Ayrıca antimikrobiyal duyarlılıklarının bilinmesi uygulanacak tedavide doğru antibiyotiğin seçilmesinde hekime yol gösterici olacaktır (6).
Bu çalışmada, hastanemize başvuran ishalli çocuk hastalarda bakteriyel gastroenterit etkenlerin, Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü (HSGM) Ulusal Mikrobiyoloji Standartları Bulaşıcı Hastalıklar Tanı Rehberi’ne göre tespit edilmesi ve bazı mikroorganizmaların antibiyotik duyarlılıklarının gösterilerek ampirik olarak kullanılabilecek antibiyotiklerin belirlenmesi amaçlanmıştır (7).
YÖNTEMLER
Çalışma kapsamında, Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi çocuk acil ve diğer çocuk kliniklerine, Nisan 2018 ve Kasım 2018 tarihleri arasında, ishal şikayeti ile başvuran, akut gastroenterit düşünülen ve etyolojik ajanların belirlenmesi amacıyla mikrobiyoloji laboratuvarına kabul edilen 487 çocuk hastanın dışkı örnekleri incelendi. Çalışmamızda, bakteriyel gastroenterit etkenlerinden olan Salmonella spp., Shigella spp., E. coli O157:H7 suşu, Camylobacter spp., Vibrio cholerae, Yersinia entocolitica ve Aeromonas spp. gibi bakteriyel etkenlerin araştırılmasına uygun yöntemler kullanılmıştır. C. difficile izolasyonu hedeflendiği için özellikle antibiyotik kullanım öyküsü olan hastalar çalışmaya dahil edilmemiştir.
Dışkı örnekleri, steril, sızdırmaz kapaklı dışkı kaplarında yaklaşık 1 gram olacak şekilde toplandı. Örnekler, dışkının varsa kanlı ve/veya mukuslu bölgelerinden alındı. Dışkı örneklerinden; selenit F çoğaltıcı besiyerine, Hektoen enterik (HE) (Liofilchem, İtalya) agara, Salmonella Shigella (SS) (Liofilchem, İtalya) agara, “xylose lysine desoxycholate (XLD)” (Liofilchem, İtalya) agara, sorbitol MacConkey (SMAC) (Liofilchem, İtalya) agara, MacConkey (Liofilchem, İtalya) agara, Campylobacter “Oxoid™ Skirrow Selective Supplement” (Thermo Scientific, İngiltere) agara, “Chromatic Vibrio” (Liofilchem, İtalya) agara ve % 5’lik koyun kanlı agara klasik kültür yöntemi ile ekimler yapıldı.
Dışkı kabında taze olarak verilmiş dışkı örneğinden, lam-lamel arası preparat hazırlanarak 10x ve 40x objektifle inceleme yapıldı. Örneklerin lökosit ve eritrosit içerip içermediği değerlendirildi. Bağırsak parazitleri ve yumurtaları açısından değerlendirme yapıldı; pozitif değerlendirmeler çalışmadan çıkarıldı. Camylobacter spp. üremesinden şüphe edilen örnekler Gram boyaması da yapılarak incelendi.
İshalli çocuk hastaların dışkı örneklerinden bir öze dolusu örnek alınarak, tam plak yüzeyine tek koloni ekimi yapıldı. Salmonella ve Shigella spp. izolasyon için zenginleştirme amacıyla selenit F çoğaltıcı besiyerine inoküle edildi ve 37ºC’de 8 saat inkübe edildi. Sekiz saatlik inkübasyondan sonra selenit F çoğaltıcı besiyerinden bir öze dolusu alınarak SS, HE ve XLD agar katı besiyerlerine pasajlar yapıldı ve besiyerleri 37ºC’de 18-24 saat inkübasyona bırakıldı. Sonrasında çeşitli seçici besiyerlerinde, Salmonella spp. izolasyon oranlarının gözlenmesi hedeflendi.
Escherichia coli O157:H7 suşunun izolasyonu için; dışkı kabı içerisinden alınan örneklerden birer öze alınarak sorbitol MacConkey agar ve EMB agar katı besiyerlerine tek koloni ekimi yapıldı ve besiyerleri 37ºC’de 18-24 saat inkübasyona bırakıldı.
Campylobacter spp. izolasyonu için; dışkı kabı içerisine alınan örneklerden bir eküvyon yardımı ile alınan örnekler Campylobacter “Oxoid™ Skirrow Selective Supplement” agar besiyerine ekildi. Ekilen plaklar, mikroaerofilik atmosfer koşullarında 42ºC’de 72 saate kadar inkübe edildi.
Yersinia enterocolitica enterik patojenlerinin izolasyonu için; dışkı kabı içerisine alınan örneklerden birer öze alınarak MacConkey agar besiyerine tek koloni ekim yöntemi ile ekim yapıldı. Ekim yapılan MacConkey besiyeri 37ºC’de 24 saat aerop şartlarda inkübasyona bırakıldı.
Vibrio cholerae enterik patojenlerinin izolasyonu için; dışkı kabı içerisine alınan örneklerden birer öze alınarak “Chromatic Vibrio” agar besiyerine tek koloni ekim yöntemi ile ekim yapıldı. Ekim yapılan “Chromatic Vibrio” agar besiyeri 37ºC’de 18-24 saat aerop şartlarda inkübasyona bırakıldı.
Aeromonas spp. enterik patojenlerin izolasyonu için; dışkı kabı içerisine alınan örneklerden birer öze alınarak %5’lik koyun kanlı agara tek koloni ekim yöntemi ile ekim yapıldı. Ekim yapılan %5’lik koyun kanlı agar 37ºC’de 24 saat aerop şartlarda inkübasyona bırakıldı.
Kültür sonuçlarının değerlendirilmesi ve tanımlanması, konvansiyonel yöntemlerle ve otomatize sistem VITEK® 2 (bioMérieux, Marcy l’Etoile, Fransa) ile yapıldı. VITEK® 2 cihazıyla, Salmonella spp. veya Shigella spp. olarak tanımlanan izolatlar serolojik doğrulama yapılarak antibiyogram testlerine alındı.
EUCAST kriterleri’ne göre gerçekleştirilen antibiyotik duyarlılık testleri ve 37°C’de 18-24 saat inkübasyon sonunda duyarlılıklar belirlendi (8). Serogruplandırma, polivalan özellikteki antiserumlar (Plasmatec, İngiltere ) kullanılarak aglütinasyon deneyi ile yapıldı.
İnkübasyon sonrasında bütün plaklar şüpheli enterik patojen kolonileri bakımından incelendi. Salmonella spp. ve Shigella spp. için; SS, HE ve XLD agar besiyerinde 18-24 saat sonra iyi gelişmiş olan koloniler incelendi. XLD agarda, kırmızı siyah merkezi olan koloniler ve kırmızı koloniler; HE agarda, mavi-yeşil siyah merkezi olan koloniler ve yeşil nemli koloniler; SS agarda, siyah merkezi olan koloniler ve renksiz, şeffaf koloniler seçildi. Daha sonra doğrulamak için biyokimyasal testlere tabi tutuldu.
Salmonella spp. için “triple sugar iron” (TSI) besiyerinde asit/asit veya asit/alkali, genelde gaz ve H2S oluşturan, üreaz ve indol negatif, hareket pozitif olan izolatlar; Shigella spp. içinse TSI besiyerinde asit/alkali, gaz ve H2S oluşturmayan, sitrat, üreaz ve hareket negatif izolatlar, Salmonella spp. veya Shigella spp. olduğu düşünülerek sonraki tanımlama basamakları için seçildi.
Tanımlama basamaklarının sonunda, Salmonella spp. veya Shigella spp. olduğu düşünülen bakterilerin tanımlaması otomatize sistem VITEK® 2 ile gerçekleştirildi ve izolatlar serolojik doğrulama yapılarak antibiyogram testlerine alındı.
Sorbitol MacConkey agarda bir gecelik inkübasyon sonucunda sorbitolü fermente etmeyen renksiz koloniler ve EMB agarda parlak röfle şeklinde üreyen koloniler, E. coli O157:H7 olması süphesiyle seçildi. Daha sonra doğrulamak için biyokimyasal testler (IMVIC, TSI, hareket testi, üreaz) yapıldı ve E. coli O157:H7 aglütinasyon kiti (Prolex, ABD) ile O157:H7 antijenlerinin varlığı test edildi.
Campylobacter spp. tespiti için, Campylobacter “Oxoid™ Skirrow Selective Supplement” besiyerinin yüzeyinde su damlasına benzer şekilde üreyen düzensiz kolonilerden Gram boyaması yapıldı. S veya virgül şeklinde martı kanadına benzeyen Gram negatif basiller görülmüş ise oksidaz ve katalaz aktiviteleri test edildi ve oksidaz ve katalaz aktivitesi pozitif olanlar Campylobacter spp. olarak kabul edildi.
Y. enterocolitica tespiti için, MacConkey besiyerinde üreyen 1 mm’den küçük veya toplu iğne başı şeklinde, hafif pembe laktoz negatif, oksidaz negatif katalaz pozitif koloniler, Y. enterocolitica şüphesiyle biyokimyasal testlere tabi tutuldu. TSI’da asit/asit ve gaz oluşturmayan, 25 ºC’de indol pozitifliği olan izolatların Y. enterocolitica olacağı düşünüldü.
Vibrio cholerae tespiti için “Chromatic Vibrio” agar besiyerinde üreyen, turkuaz mavisi ve yeşil mavi renkte olan koloniler, %5’lik koyun kanlı agarda hemoliz oluşturan koloniler, MacConkey ve SS agar’da laktoz negatif koloniler ve oksidaz pozitif izolatlar seçildi. Kolonilerden yapılan Gram boyalı yaymada; gram negatif, virgül şeklinde kıvrık basiller olarak gözlenen koloniler biyokimyasal testlere tabi tutuldu. Biyokimyasal testlerde TSI’de asit/asit görünümü olan sitrat ve indol testi pozitif, üreaz testi negatif olan izolatların (O129 diskine duyarlı olanlar) Vibrio cholerae olacağı düşünüldü.
Aeromonas spp. tespiti için, %5’lik koyun kanlı agarda hemoliz oluşturan ve EMB agarda laktoz negatif kolonilerden oksidaz testi pozitif olan örnekler seçildi. Biyokimyasal teste tabi tutuldu. TSI’da asit/alkali, indol pozitif ve üre negatif izolatlar Aeromonas spp. olarak değerlendirildi.
BULGULAR
Çalışma kapsamında, çocuk acil ve diğer çocuk kliniklerinden gastroenterit etkenlerini belirlemek amacıyla tetkik istenen 487 ishalli hastanın dışkı örneği incelenmiş olup çocuk hastaların yaş dağılımı ve oranları Tablo 1’de; cinsiyet dağılımına göre etken mikroorganizma üreme oranları ise Tablo 2’da verilmiştir.
Dışkı kültürlerinden, 19 (%3.9) örnekte Salmonella spp., 7 (%1.4) örnekte Campylobacter spp. ve 3 (%0.6)’er örnekte de E. coli O157:H7 suşu ve Aeromonas spp. izole edilmiştir. Çalışmaya alınan 487 hastaya ait dışkı örneğinin %3’ünde direkt mikroskobik incelemede lökosit görülmüştür. Çalışmamızda, SMAC agarda sorbitolu fermente etmeyen 5 (%1) E. coli izolatı elde edilmiş, E. coli O157:H7 lateks test reaktif kiti ile doğrulanması yapılmış ve 3’ünün E. coli O157:H7 suşu olduğu tespit edilmiştir.
Çalışmamızda; 19 Salmonella spp., 7 Campylobacter spp. ve 3 Aeromonas spp. örneği biyokimyasal testler ve konvansiyonel yöntemler kullanılarak tanımlanmıştır. Ayrıca, tespit edilen bu bakteriler otomatize sistem VITEK® 2 ile tanımlanmış ve sonrasında Salmonella spp.’nin serotiplendirmesi ve antibiyogramı yapılmıştır.
Salmonella spp. izolasyonu amacıyla ekim yapılan seçici besiyerlerinde, HE agar besiyerinin 35’inde üreyen kolonilerin Salmonella spp. olabileceği düşünülmüş ve biyokimyal olarak incelenmesi sonucunda en yüksek Salmonella spp. izolasyonu HE agarda (17 izolat) gözlemlenmiştir. XLD agarda 29 üremeden 15’i ve SS agarda ise 25 üremeden 12’si Salmonella spp. olarak tanımlanmıştır.
İzole edilen 19 Salmonella türünün 16’sı Salmonella enteritidis ve 3’ü Salmonella spp. olarak tanımlanmıştır. %20 oranında ampisilin, %16 oranında trimetoprim-sulfametoksazol direnci, %17 oranında sefotaksim direnci, %12 oranında siprofloksasin direnci, %6 oranında tetrasiklin direnci belirlenmiş; pefloksasine direnç gözlenmemiştir.
TARTIŞMA
Akut ishal ve akut gastroenterit, düşük, orta gelirli ve yüksek gelirli ülkelerde yaygın görülen rahatsızlıklardır. İshal ile seyreden hastalıklar, 5 yaşından küçük çocuklarda ölüm nedenleri arasında üçüncü sıradaki yerini korumaktadır (9).
Gelişmekte olan ülkelerde morbidite ve mortaliteye sebep olan önemli bakteriyel gastroenterit etkenlerinin, Campylobacter spp. (%12.5), enterotoksijen E. coli (ETEC) (%15), Shigella spp. (%10), Salmonella spp. (%3 ile10 arasında), Vibrio cholerae (%7.5) ve enteropatojen E. coli (EPEC) (%2.5) olduğu bildirilmiştir. Bakteriler arasında en sık Salmonella, Shigella ve Campylobacter türlerinin etken olduğu belirtilirken, etkenlerin bölgesel dağılımı farklılıklar göstermektedir (10).
Son yıllarda ülkemizde Salmonella ve Shigella türlerinin izolasyonu için yapılan çalışmalarda izolasyon sıklığı değişmektedir. Bakıcı ve arkadaşlarının (11), 787’si çocuk ve 414’ü erişkin olmak üzere 1201 hastanın dışkı kültürleri ile yaptığı çalışmada, %2.74 Salmonella türü ve %0.91 Shigella türü tespit edilmiştir. İnce’nin (12), 1335 ishalli çocuk dışkı kültüründe yaptığı çalışmada, %3.3 oranında non tifoidal Salmonella türü ve %9.8 oranında Shigella türü belirlenmiştir. Erdoğan ve arkadaşlarının (13) yapmış olduğu çalışmada, %3.6 oranında Salmonella ve Shigella türü belirlemiştir. Yazıcı ve arkadaşlarının (14) yaptığı çalışmada, %2.5 oranında Salmonella spp. saptanmış ancak Shigella türlerine hiç rastlanmamıştır.
Keşli ve arkadaşları (15), 3883 dışkı örneği üzerinde yaptıkları çalışmada, %8.4 oranında Salmonella türü ve %3.2 oranında Shigella türü tespit etmiştir. Gülmez ve arkadaşlarının (16) yaptığı çalışmada, %3.4 oranında Salmonella türü ve % 0.4 oranında Shigella türü tespit edilmiştir. Ünlü ve arkadaşlarının (10) yaptığı çalışmada, %1.33 oranında Salmonella türü ve % 0.89 oranında Shigella türü belirlemiştir. Tural-Kara ve arkadaşlarının (17) yaptığı çalışmada, %3.2 oranında Shigella ve %1.5 oranında Salmonella türü belirlenmiştir.
Bizim çalışmamızda, Salmonella türleri %3.9 oranında izole edilmiş, Shigella türü ise izole edilememiştir. Bu da Salmonella türünün gastroenterit bakteriler arasında önemli bir yerinin olduğunu göstermektedir. Salmonella türünün sıklığı, tiplendirilmesi ve antibiyogramı bu bakteriye karşı tedavide önemli yer tutmaktadır. Ayrıca çalışmamızda, diğerlerinden farklı olarak, Salmonella türlerinin izolasyonu için hangi besiyerinin daha ideal olacağı üç farklı besiyeri kullanılarak araştırılmış olup en yüksek izolasyon oranı HE agarda (17 izolat) gözlemlenmiş; bunu XLD agar ve SS agar izlemiştir. Hastanelerde sıklıkla SS agar kullanıldığı gözlenmektedir. Bu konuya dikkat çekilmesinin faydalı olacağını düşünüyoruz.
İnce (12)’nin yaptığı çalışmada, 1335 ishalli çocuk dışkı kültüründe 41 Salmonella türü bakteri belirlemiş ve dışkı kültüründe üremiş olan bu mikroorganizmaların serotiplendirmesi yapıldığında; 41 Salmonella suşunun 28 (%68.2)’inin S. enteritidis, 7 (%17)’sinin S. typhimurium, 3 (%7.3)’ünün S. irumu, 3 (%7.3)’ünün S. paratyphi B olduğu saptanmıştır.
Gülmez ve arkadaşlarının (16), 4162 dışkı örneği ile yaptığı çalışmada,143 Salmonella türü belirlemiş ve en sık rastlanan Salmonella serovarı Salmonella enteritidis olup yalnızca bir Salmonella typhi bulmuştur. Tural-Kara ve arkadaşlarının (17), 2425 çocuk hastada yaptığı çalışmada, Salmonella türü belirlemiş olup 29’u S. enteritidis ve 3’ü S. typhimurium’dur; 4 suş ise tiplendirilememiştir. Bizim çalışmamızda da diğer çalışmalara benzer şekilde en sık olarak Salmonella enteritidis izole edilmiştir.
Türkiye’de akut gastroenterit olguları üzerine yapılan çalışmalarda Campylobacter spp. izolasyon oranlarının %1.4 ile %14.6 arasında olduğu rapor edilmiştir (18). Özen ve arkadaşlarının (19), 412 hasta dışkı örneği ile yaptığı çalışmada, 6 (%1.5) örnekte Campylobacter spp. tespit edilmiştir. Ateş-Yılmaz ve Tuğrul (20)’un yaptıkları çalışmada, %4 (31/882) oranında Campylobacter spp. tespit etmiştir. Taş ve Ardıç (21)’ın 200 hastanın dışkı örnekleri ile yaptığı çalışmada, %3.5 (7) oranında Campylobacter spp. izole edilmiştir. Yazıcı ve arkadaşlarının (14) 200 olgunun etkenlerini araştırdığı çalışmada, %4.5 (9) oranında Campylobacter spp. izole edilmiştir. Kayman ve arkadaşlarının (22) 3287 hastaya ait dışkı örneği ile yaptığı çalışmada, gastroenteritli olguların %5.4 (179/3287)’ünden Campylobacter spp. izole edilmiştir. Campylobacter spp. izole edilen olguların %71 (127/179)’inin çocuk ve %58 (104/179)’inin erkek olgular olduğu izlenmiştir.
Farklı ülkede yapılan çalışmalarda ise gastroenterit etyolojisinde Campylobacter jejuni başta olmak üzere Campylobacter’lerin en sık rastlanan etken olduğu belirtilmektedir. Lee ve arkadaşlarının (23) 18-44 aylık olan 442 çocuk dışkı örneği ile yaptığı çalışmada, %8.3 oranında Campylobacter spp. tespit edilmiştir.
Bu çalışmada, %1.4 Campylobacter spp. tespit edilmiş olup sonuçlarımız bazı çalışmalarla uyumluyken bazılarından daha düşük oranda izolasyon görülmüştür. Mevsim ve beslenme alışkanlıkları ve hijyen kültürünün gelişmesi bu bakterilerin izolasyon oranlarını etkileyebilmektedir.
Enterohemorajik E. coli (EHEC) suşları önemli bir bağırsak patojeni olarak son yıllarda önem kazanmaktadır. EHEC suşlarının en çok izole edileni ve en iyi bilineni, O157 serogrubudur. E. coli 0157:H7’nin yaygınlığı ile ilgili çalışmaların sonuçları farklıdır. Ülkemizde yapılan çalışmalarda, E. coli O157 ve E. coli O157 H7 varlığının tespiti şöyledir: Zarakolu ve arkadaşlarının (24) 1200 örnek ile yaptığı çalışmada, örneklerin 5’inde E. coli O157:H7 izole edilmiştir. Aydoğan ve arkadaşlarının (25) yaptığı çalışmada,100 hastada %3 oranında E. coli O157 tanımlanmıştır. Taş ve Ardıç’ın (21) 200 hastanın dışkı örnekleri ile yaptığı çalışmada, %1 (2) oranında E. coli O157:H7 izole edilmiştir. Ekşi ve arkadaşlarının (26) beş yaşın altındaki 91 hasta ve 60 kontrol grubundan oluşan 151 çocuk dışkı örneği ile yaptıkları çalışmada, E. coli O157:H7 araştırılmış ancak E. coli O157: H7 serotipi saptanmamıştır. Yeniiz ve arkadaşlarının (27) 429 akut ishalli çocuk hasta dışkı örneğinde yaptıkları çalışmada, E. coli O157:H7 varlığı araştırılmış ve beş E. coli O157:H7 izole edilmiştir. Erdoğan ve arkadaşlarının (28) 1815 hastanın dışkı örnekleri ile gerçekleştirdiği çalışmada, 14 (%0.8) E. coli izolatı, SMAC agarda sorbitolu fermente etmemiş fakat E. coli 0157 antiserumu ile sadece 2 örnek pozitif sonuç vermiştir. Değerli ve arkadaşlarının (29) 339 olgunun dışkı örnekleri ile ilgili yaptıkları CHROMagar ve SMAC besiyeri karşılaştırılmalı çalışmada, sadece bir örnekte (%0.3) E. coli O157 izole edilmiş; CHROMagar O157 besiyerinin SMAC besiyerine göre daha duyarlı bulunduğu bildirilmiştir.
Çalışmamızda, 5 hastadan SMAC besiyerinde sorbitol negatif bakteriler izole edilmiştir. SMAC agarda sorbitolu fermente etmeyen 5 E. coli izolatı ile yapılan E. coli O157:H7 lateks test reaktif çalışmasında 3 (%0.6) E. coli O157:H7 suşu tespit edilmiştir. Sonuçlarımıza bakıldığında ülkemizdeki diğer çalışmaların sonuçları ile benzer olduğu görülmektedir. Ülkemizde yapılan çalışmaların bazılarında E. coli O157:H7 ve E. coli O157 varlığı tespit edilmemiş olmasına rağmen farklı çalışmalarda tespit edilmiş olması, E. coli O157:H7 ve E. coli O157 varlığının önemini göstermektedir. Bu yüzden akut gastroenterit ishalli çocuk hastalarda ve özellikle HÜS’lü hastalarda, EHEC etkeni O157:H7 serogrubundan E. coli’lerin göz ardı edilmemesi gerektiğini düşünmekteyiz.
Y. enterocolitica infeksiyonlarının gerek ülkemizdeki gerekse diğer ülkelerdeki yaygınlığı tam anlamıyla bilinmemektedir. Ilıman iklime sahip bölgelerde Y. enterocolitica oranının daha düşük olduğu bildirilmektedir. Kuzey Avrupa ülkeleri, Kanada ve Güney Amerika’da infeksiyon etkeni olarak Y. enterocolitica sıklıkla bildirilmekte olup düşük sıcaklıkta üreyebilmesi sebebiyle daha çok buzdolabında saklanan ürünlerden bulaşmaktadır (23).
Ülkemizde Y. enterocolitica’ya bağlı olarak gelişen gastroenterit sıklığını araştırmaya yönelik bulunabilen sınırlı sayıdaki çalışmanın sonuçlarına göre, bu bakterinin dışkı kültürlerinden izolasyonu %0-4.9 arasında; yurt dışında yapılan çalışmalarda ise % 0-2.2 arasında tespit edilmiştir (14). Özkan ve Günhan’ın (30), 191 ishalli hastada yaptığı çalışmada, Y. enterocolitica tespit edilmemiştir. Kaya ve arkadaşlarının (31), 128 gastroenteritli hasta dışkı örnekleri ile yaptığı çalışmada, 2 (%1.56) hasta örneğinden Y. enterocolitica izole edilmiştir. Zarakolu ve arkadaşlarının (24), 1995-1997 yılları arasında 1200 ishalli ve 100 sağlıklı çocuğun dışkı örneği ile yaptığı çalışmada, Y. enterocolitica izole edilmemiştir. Yazıcı ve arkadaşları (14), 200 olgunun etkenlerini araştırdıkları çalışmada, Y. enterocolitica izole etmemiştir. Ülkemizin nispeten ılıman bir iklime sahip olması ve Y. enterocolitica infeksiyonlarının bulaşmasında oldukça etkili bir hayvan olan domuzun yiyecek olarak tüketilmemesi nedeniyle bu bakteri açısından önemli bir risk bulunmadığı belirtilmektedir (14). Bu çalışmada da Y. enterocolitica izole edilememiş olup ülkemizde yapılan diğer çalışmaların sonuçları ile uyumludur.
Fekal oral yol ile bulaşan Vibrio infeksiyonları diğer hastalıklar gibi sosyoekonomik yönden gelişmekte olan ülkelerde büyük salgınlara sebep olmaktadır. Gelişmiş ülkelerde ise sporadik olgular şeklinde meydana gelmektedir. Epidemik koleranın kökeni Hindistan ve Güney Asya ülkeleridir. Bu ülkelerde her yıl salgınlar görülmekte ve bu bölgelerden dünyaya yayılmaktadır. Zarakolu ve arkadaşlarının (24), 1995-1997 yılları arasında 1200 ishalli ve 100 sağlıklı çocuğun dışkı örneği ile ilgili yaptığı çalışmanın yanı sıra Erdoğan ve arkadaşlarının (13), 1999-2002 yılları arasında çocuk ve yetişkin hastalara ait 4674 dışkı örneği ile yaptığı çalışmada da V. cholerae tespit edilmemiştir. Yazıcı ve arkadaşlarının (14), 2007-2008 yılları arasında akut gastroenterit semptomları bulunan 200 olgunun etkenlerini araştırdıkları çalışmada V. cholerae üretilememiştir. Bizim çalışmamızda da V. cholerae izole edilememiş olup ülkemizde yapılan çalışmalarla uyumludur.
Aeromonas türleri, son yıllarda gastroenterit etkenleri arasında sayılmakta olan bakterilerdir. Özellikle yaz aylarında çevre sularındaki konsantrasyonları hızla artarak ishale neden oldukları belirtilmektedir. Ülkemizde, Aeromonas türü ile ilgili yapılan çalışmalarda; Zarakolu ve arkadaşlarının (24) yaptığı çalışmada, Aeromonas türleri kapsamında bakteri izole edilmemiştir. Kuzucu ve arkadaşlarının (32), 2100 ishalli dışkı örneği ile yaptığı çalışmada, örneklerin 28 (%1.3)’inden Aeromonas izole edilmiştir. Erdoğan ve arkadaşlarının (13) yaptığı bir çalışmada % 10 oranında Aeromonas türü belirlenmiştir. Berktaş ve arkadaşlarının (33), 115 akut ishalli hastaya ait dışkı örneği ile yaptığı çalışmada ise %3.5 oranında Aeromonas türü izole edilmiştir.
Yazıcı ve arkadaşlarının (14) çalışmalarında Aeromonas türü saptanmamıştır. Bizim çalışmamızda ise 3 (%0.6) Aeromonas türü izole edilmiş olup ülkemizde yapılan diğer çalışmalarla büyük ölçüde uyumludur.
Sonuç olarak bu çalışmada, incelenen 487 gastroenterit olgusunda; %3.90 Salmonella spp., %1.44 Campylobacter spp., %0.62 E. coli O157:H7 ve %0.62 oranında Aeromonas spp. saptanırken, Shigella spp., Y. enterocolitica ve Vibrio cholerae izole edilmemiştir. Salmonella spp., Shigella spp., Campylobacter spp., gastroenteritlerde sık görülen etkenler arasında olduğundan bölgemizde yapılan rutin dışkı kültürlerinde incelenmesi gerektiğini düşünmekteyiz.
Gözlemlerimize dayanarak Salmonella spp.’nin seçici besiyerinden üretilmesinde HE agarın, SS agara ve XLD agara göre daha iyi sonuç verdiğini düşünmekteyiz.
Özellikle kanlı ishalli dışkı numunelerini incelerken, HÜS olma ihtimalini göz önünde bulundurarak, E. coli O157:H7 suşu bakımından da incelenmesi gerektiği düşünülmektedir. İshalli dışkı numune incelemelerinde, E. coli O157:H7 suşu izolasyonu ve tanımlanmasında, SMAC agar, E. coli O157:H7 lateks kit ve antiserumlarının yeterli olduğu düşünülmektedir. Ülkemizde, son yıllardaki Aeromonas spp. izolasyonu ve tanımlanmasındaki artış gereği bu bakterinin bakteriyel ishaldeki rolünün göz ardı edilmemesi gerektiği düşünülmektedir.
Hasta Onamı
Çalışma kapsamında, rutin tetkik amacıyla alınan örnekler kullanıldığı için hasta onamı alınmamıştır.
Etik Kurul Kararı
Çalışma için Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi İlaç ve Tıbbi Cihaz Dışı Araştırmalar Etik Kurulu’ndan 03.02.2017 tarih ve 2017-788 karar numarasıyla onay alınmıştır.
Danışman Değerlendirmesi
Bağımsız dış danışman.
Yazar Katkıları
Fikir/Kavram – M.D.; Tasarım – M.D.; Denetleme –M.D.; Kaynak ve Fon Sağlama –M.D.; Malzemeler/Hastalar – M.Ş.A.; Veri Toplama ve/veya İşleme –M.Ş.A.; Analiz ve/veya Yorum – M.D., M.Ş.A.; Literatür Taraması – M.Ş.A.; Makale Yazımı – M.D., M.Ş.A.; Eleştirel İnceleme – M.D.
Çıkar Çatışması
Yazarlar herhangi bir çıkar çatışması bildirmemiştir.
Finansal Destek
Necmettin Erbakan Üniversitesi Bilimsel Araştırmalar Programı tarafından 171318006 numaralı proje ile desteklenmiştir.
Sunulduğu Bilimsel Etkinlik
01-03 Ekim 2020 tarihinde düzenlenen 2. Uluslararası Sağlık Bilimleri ve Biyoteknoloji Kongresi’nde sözlü sunum olarak sunulmuştur.
Referanslar
- Balkan ÇE, Karameşe M, Çelebi D, Aydoğdu S, Çalık Z, Yılmaz Y. Acute gastroenteritis agents among 0–5 years-old Turkish children. Kafkas J Med Sci. 2016; 6(2):94-7.[CrossRef]
- Nguyen T V, Van P L, Huy CL, Gia KN, Weintraub A. Etiology and epidemiology of diarrhea in children in Hanoi, Vietnam. Int J Infect Dis. 2006;10(4):298-308. [CrossRef]
- Özkasap S, Yıldırım A, Yüksel S. Akut gastroenterit ve tedavisi. Klinik Pediatri. 2004;3(1):12-8.
- Guerrant RL, Gilder TV, Steiner TS, Thielman NM, Slutsker L, Tauxe RV, et al. Practice guidelines for the management of infectious diarrhea. Clin Infect Dis. 2001;32(3):331-51. [CrossRef]
- Yu J, Jing H, Lai S, Xu W, Li M, Wu J, et al. Etiology of diarrhea among children under the age five in China: Results from a five-year surveillance. J Infect. 2015;71(1):19-27. [CrossRef]
- Gürbüz F, Tezer H, Şaylı TR. Akut gastroenterit nedeniyle hastaneye yatan hastalarda etkenler ve klinik bulgular: Epidemiyolojik çalışma. Türkiye Çocuk Hastalıkları Dergisi. 2010;4(4):211-8.
- Akbaş E, Abacıoğlu H, Ötgen SN. Ulusal Mikrobiyoloji Standartları: Bulaşıcı Hastalıklar Tanı Rehberi [İnternet]. T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Başkanlığı, Mikrobiyoloji Referans Laboratuvarları Daire Başkanlığı. (15 Nisan 2024; erişim 21 Şubat 2021). https://hsgm.saglik.gov.tr/depo/birimler/Mikrobiyoloji_Referans_Laboratuvarlari_ve_Biyolojik_Urunler_DB/rehberler/UMS_LabTaniRehberi_Cilt_1.pdf
- Breakpoint tables for interpretation of MICs and zone diameters. Version 7.1, 2017 [İnternet]. The European Commitee on Antimicrobial Susceptibility Testing. (Erişim 21 Şubat 2021). http:/www.eucast.org
- Florez ID, Al-Khalifah R, Sierra JM, et al. The effectiveness and safety of treatments used for acute diarrhea and acute gastroenteritis in children: protocol for a systematic review and network meta-analysis. Syst Rev. 2016;5:14. [CrossRef]
- Ünlü Ö, Çiçek C, Filcan A, Şakru N, Tuğrul HM. Bir üniversite hastanesine başvuran hastalarda gastroenterit etkenlerinin dağılımı: On üç aylık veriler. Türk Mikrobiyol Cem Derg. 2013;43(4):149-54. [CrossRef]
- Bakıcı Z, Çakmaktepe S, Güney A. Bölgemizden soyutlanan Salmonella ve Shigella bakterileri ve antibiyotik duyarlılıkları. C. Ü. Tıp Fakültesi Dergisi. 2001;23(3):141-4.
- İnce E. Çocukluk çağı akut gastroenteritlerinde Salmonella (nontifoidal Salmonella) ve Shigella sıklığı, antibiyotik direnci ve serotiplendirme. Ankara Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Raporu; Proje No: 2003.08.09.092; Ankara 2003.
- Erdoğan H, İnan N, Bal Ç, Öngen B, Gürler N. Dışkı kültürlerinden izole edilen mikroorganizmalar. Ankem Derg. 2003;17(1):20-7.
- Yazıcı V, Gültekin B, Aydın N, Aral YZ, Aydoğdu A, Karaoğlu AÖ. Akut gastroenteritli olguların dışkı örneklerinde bazı bakteri ve virüslerin araştırılması. Ankem Derg. 2009;23(2):59-65.
- Keşli R, Bilgin H, Pirgon Ö, Feyzioğlu B, Güzelant A. Çocuklarda son üç yılda gaita örneklerinden izole edilen Salmonella ve Shigella suşlarının antimikrobik direncinin araştırılması (2008-2011). Türk Mikrobiyol Cem Derg. 2012;42:66-72. [CrossRef]
- Gülmez D, Gür D, Hasçelik G, Güleşen R, Levent B. Ulusal enterik patojenler laboratuvar sürveyans ağına (UEPLA) dahil olan bir üniversite hastanesinin deneyimleri: Dört yıllık Salmonella, Shigella ve Campylobacter verileri. Türk Mikrobiyol Cem Derg. 2012:42(3):85-92. [CrossRef]
- Tural-Kara T, Özdemir H, Kurt F, Güriz H, Çiftçi E, Aysev AD, Suskan EZ, İnce E. Akut çocukluk çağı gastroenteritlerindeki Salmonella-Shigella sıklığı ve antibiyotik direnç durumları. Çocuk Enfeksiyon Derg. 2015;9:102-7. [CrossRef]
- Çakmak Ö, Erol İ. Campylobacter jejuni’nin gıda güvenliği ve halk sağlığı yönünden önemi. TAF Prev Med Bull. 2010;9(2):157-66.
- Özen N, Kaleli İ, Şengül M, Akşit F. Akut gastroenteritli olgularda Campylobacter sıklığının araştırılması. Mikrobiyol Bült. 1999;33:89-98.
- Ateş-Yılmaz A,Tuğrul HM. Edirne’de ishal etkenleri arasında Campylobacter türlerinin yerinin ve antibiyotiklere duyarlılıklarının araştırılması. İnfeksiyon Dergisi. 2005;19(1):53-9.
- Taş E, Ardıç N. Akut gastroenteritli olgularda termofilik Campylobacter, Escherichia coli O157:H7 ve rotavirus sıklığı. Klimik Derg. 2004;17(3):186-90.
- Kayman T, Abay S, Hızlısoy H. Campylobacter türlerinin fenotipik yöntemler ve multipleks polimeraz zincir reaksiyonu ile tanımlanması ve antibiyotik duyarlılıkları. Mikrobiyol Bul. 2013;47(2):230-9.
- Lee G, Pan W, Penataro Yori P, et al. Symptomatic and asymptomatic Campylobacter infections associated with reduced growth in Peruvian children. PLoS Negl Trop Dis. 2013;7(1):e2036. [CrossRef]
- Zarakolu P, Akbaş E, Levent B, Gözalan A. İshalli çocuk hastalardan izole edilen bakteriyel patojenlerin dağılımı. Flora.1999;4(3):190-4.
- Aydoğan S, Sünbül M, Leblebicioğlu H, Eroğlu C, Esen Ş. Akut ishalli hastalarda Escherichia coli O157 ve Aeromonas türlerinin sıklığı. Mikrobiyol Bült. 2001;35:525-30.
- Ekşi F, Karslıgil T, Bayram A. Çocukluk yaş grubu ishallerinde Escherichia Coli O157:H7’nin araştırılması. Van Tıp Dergisi. 2007;14(1):15-8.
- Yeniiz E, Öncül O, Çavuşlu Ş. İshalli hastaların dışkılarında Escherichia coli O157:H7 varlığının araştırılması. Turkiye Klinikleri J Med Sci. 2009;29(6):1398-405.
- Erdoğan H, Levent B, Erdoğan A, Güleşen R, Arslan H. Gastroenteritli olgularda verotoksijenik Escherichia coli O157:H7 insidansının araştırılması. Mikrobiyol Bul. 2011;45(3):519-25.
- Değerli K, Kurutepe S, Gazi H, Demirel M, Gülkan E, Sürücüoğlu S. Akut gastroenteritli çocuklarda Escherichia coli O157 tanısında kromojenik besiyerinin etkinliğinin değerlendirilmesi ve prevalansı. İzmir Dr. Behçet Uz Çocuk Hast Dergisi. 2012;2(1):18-22.
- Özkan F, Günhan C. Gastroenteritlerin Yersinia enterocolitica yönünden incelenmesi. Mikrobiyol Bült. 1994;28:16-20.
- Kaya A, Erol S, Yılmaz Ş. Erişkinlerde gastroenteritlerin Yersinia enterocolitia yönünden incelenmesi. Flora. 1997;2:154-5.
- Kuzucu Ç, Acar N, Akan Ö, Karakoç EA. İntestinal ve ekstraintestinal örneklerde Aeromonas’ın izolasyon sıklığı. Flora. 2000;5(1):74-8.
- Berktaş M, Körkoca H, Çiftçi İH, et al. Akut gastroenterit olgularında hareketli Aeromonas’ların rolü ve antimikrobiyal maddelere duyarlılıkları. Türk Mikrobiyol Cem Derg. 2003;33:208-14.